1 Ocak 2015 Perşembe

I. MUSTAFA




I. MUSTAFA

On Beşinci Osmanlı Sultânı


Babası: III. Mehmet 
Annesi: Bilinmiyor
Doğum Târihi: Manisa, 1592
Vefât Târihi: 20 Ocak 1630 (38 y.)
Saltanat Müddeti: 22 Kasım 1617 -  26 Şubat 1618
2. Saltanâtı: 10 Mayıs 1622 - 10 Eylül 1623
Türbesi:İstanbul’dadır.



Osmanlı târihinde ilk defâ pâdişahlığın babadan oğula geçmesi kuralını bozarak kardeşinin arkasından tahta çıkmış olan pâdişah olması özelliğini taşır. İki ayrı defâ pâdişahlık yapmıştır.

Kösem Sultan'ın, eşi I. Ahmet'i etkileyerek kayınbirâderi I. Mustafa'nın hayatta kalmasını sağladığı söylenir. I. Ahmet öldüğünde en büyük oğlu (Mahfiruz Hadice Sultan'dan doğma) II. Osman (Genç Osman) 13 yaşında olduğu için, hânedânın en kıdemli erkek üyesi olması bakımından, I. Mustafa'nın tahta çıkarılmasına karar verildi. 

Osmanlı pâdişahlarının on beşincisi olan I. Mustafa, her şehzâde gibi iyi bir eğitim gördü. Sultan I. Mustafa ağabeyi Sultan I. Ahmet Hân’ın vefâtı üzerine 22 Kasım 1617'de hânedânın en yaşlı mensûbu olarak tahta geçti. I. Mustafa devlet meseleleri ile ilgilenmediğini ifâde ederek saltanâtı kabul etmediyse de bu hâl, devlet erkânı tarafından göz önüne alınmadı. Ancak gerçekten I. Mustafa devlet işleri ile ilgilenmeyip, devlet işlerini ehline teslim etmek istedi. Nitekim tahta çıktıktan doksan altı gün sonra 26 Şubat 1618 günü tahttan indi, yerine II. Osman geçti. Ancak yenilik taraftarı olmayanların tahrikleri netîcesinde isyan eden yeniçerilerin 19 Mayıs 1622’de II. Osman’ı tahttan indirmeleri, Sultan Mustafa’nın ikinci defâ tahta çıkmasına yol açtı. Bu sırada Sultan II. Osman Hân’ın Vezîriâzam Kara Dâvud Paşa tarafından şehit ettirilmesi büyük karışıklıklara sebep oldu. I. Mustafa, Dâvud Paşa’yı azletti ancak isyanlar durmadı. İstanbul’daki karışıklıklar ve Anadolu’da meydana gelen isyanlar, Osmanlı Devleti’nin başında devlet işlerinden anlayan ve bunu yapmak isteyen bir pâdişâhın bulunmasını gerekli kılıyordu. Şeyhülislam Yahyâ Efendi ve devlet erkânı, I. Mustafa’nın yerine IV. Murat’ın geçmesi konusunda karara vardı.

I. Mustafa, zayıf ve narin bir yapıya sâhipti. Sık sık türbe ziyâretleri yapar, çokça sadaka dağıtırdı. Sarayda Kur’an-ı Kerîm eğitimi alır, dînî eserler okurdu. I. Mustafa saltanatta gözü olmadığı için tahttan sevinçle inmiş, en küçük memnûniyetsizlik göstermemiştir. Bâzı kaynaklarda “Deli Mustafa” olarak da geçen Sultan Mustafa, deli değildi. Deliliğine delil olarak gösterilen sarayın havuzundaki balıklara altın para atması olayının arkasındaki gerçek ise başkaydı. Sultan Mustafa’nın havuzdaki balıklara altın atmasının sebebi bunu, saraydaki hizmetkârlara sadaka vermenin bir yolu olarak benimsemiş olmasıydı. Kısa bir süre sonra bu nedenle ulemâ, asker ve devlet erkânının ittifâkı ile tahttan indirildi ve yerine 14 yaşındaki yeğeni ve bir önceki Sultan I. Ahmet'in en büyük oğlu olan II. Osman (Genç Osman) tahta geçirildi. Ama 4 yıl sonra Genç Osman'ın da tahttan indirilip öldürülmesiyle bir kez daha tahta çıkarıldı.

I. Mustafa birbuçuk yıl daha hüküm sürdükten sonra 10 Eylül 1623 târihinde şeyhülislam fetvâsı ile tekrar tahttan indirildi. Pâdişâhın delirdiği iddiâları üzerine kendisine ulemâ tarafından üç soru yöneltildi: "1-Adın ne? 2-Baban kim? 3-Bugün günlerden ne?" Ulemâ, pâdişâhın tepkisini deliliğe yordu ve tahttan indirilmesine onay verdi. I. Mustafa'nın kendi erkek çocuğu yoktu. Yerine 11 yaşındaki diğer yeğeni ve Kösem Sultân'ın oğlu olan IV. Murat geçirildi. Sultan I. Mustafa tahttan indirildikten sonra on altı yıl daha yaşadı. 20 Ocak 1639 günü Topkapı Sarayı'nda vefât etti. Ayasofya Câmii'nde Doğu Roma döneminde vaftizhâne olarak kullanılan yapıya defnedilmiştir.


Dönemin Sadrâzamları



Dâmad Halil Paşa* ** *** (1616-1619), (1626-1628)



Mere Hüseyin Paşa: * ** (1622-1622), (1623-1623)

Türkçe bilmezdi. Genç Osman'ın yeniçeriler tarafından tahttan indirilerek îdam edildiği ve amcası I. Mustafa'nın ikinci kez tahta geçirildiği anarşi sırasında sadrâzamlık yapmıştır. Lâkabının, kellesini istediği kişiler için söylediği ve Arnavutça "alınız" anlamına gelen "mere" sözcüğünden kaynaklandığı söylenir.

İstanbul’da aşçılık yaptığı, Satırcı Mehmed Paşa’ya aşçı olduğu sonra da sipâhîliğe girip orada yükseldiği bilinmektedir.

Kapıcılar kethüdâsı, mîrahor ve Mısır Beylerbeyi olmuştur. Sultan II. Osman’ın öldürülmesinden sonra, sadrâzamlığa getirilmiş, yirmi dört gün sonra azledilmiş, iki yıl sonra da yeniçeri zorbalarının baskısı ile yeniden sadrâzam olmuştur.

Halkın gözünü yıldırmak için adam dövdürür hattâ ölmelerine sebep olurdu. Bir gün peygamber soyundan olduğu söylenen bir kadıyı dövdürmesi yüzünden hocalar ayaklanmış, buna sipâhîler ile yeniçeriler de katılmış ve Hüseyin Paşa’yı öldürmek istemişlerdir. Ancak Hüseyin Paşa saklanmış, Sultan IV. Murat’ın tahta çıkışından sonra yakalanarak başı kesilmiştir.


Lefkeli Mustafa Paşa* (1622-1622)

Lâkabındaki Lefke, Kuzey Kıbrıs'ta bulunan Lefke olmayıp, günümüzde Bilecik'in Osmaneli İlçesi olan Lefke’dir. Zihinsel engelli I. Mustafa'nın şeyhülislam fetvâsı ile tahttan indirilmesinden hemen önceki dönemde sadrâzamlık yapmış, daha sonra azledilmiştir.














Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum yapabilirsiniz.